Merhaba arkadaşlar! Gazete
Gündem- Spor için ilk yazıma başlamadan önce şunu söylemek isterim ki umarım
uzun süre bu blogta birlikte oluruz. Ben blogda Premier Lig köşesini üstlenmiş
bulunuyorum.Lafı fazla uzatmadan artık dünyanın en kaliteli ligi hakkındaki
incelemelerimi, düşüncelerimi sizinle paylaşmaya çalışayım.
.png)
Premier Lig yine her sezon olduğu
gibi şampiyonluk yarışı, şampiyonlar ligine katılma yarışı, kümede kalma yarışı
müthiş bir heyecana sahne olacak. Bunlar da zaten Premier Ligi dünyanın en iyi ligi
yapan özellikleri. Şampiyonluk yarışına bakacak olursak son birkaç sezondaki
gibi 2 takım arasında değil 3-4 takım arasında olacağı kesin. Manchester
United’ın oturmuş kadrosu Sir’ün gidişine rağmen gene yarış içinde olacak. City
ise gene yükle meblağlar vererek yatırımlar yaptı ayrıca bence Manciniye oranla
daha iyi bir menajerleri var artık. Chelsea’den söz etmeye gerek olduğunu
düşünmüyorum çünkü bir adamın varlığı her takımı şampiyonluk yarışına
sokabilir: Jose Mourinho… Liverpool’a gelecek olursak bütün yaz Suarezin
kaprisleriyle uğraştılar fakat sonu güzel oldu ve Uruguaylı yıldız kulüpte
kaldı. Daniel Sturridge ve Coutinho arasındaki uyum ayrıca kaleye ve defansa
yapılan takviyelerle Liverpool bu sezon yarışın içinde. Kaldı ki lige müthiş
bir başlangıç yaptılar. Arsenalde ise Wenger son güne kadar gene para harcamadı
ve büyük tepki çekti. Fakat son gün belki de takımı yarışa dahil edecek bir
hamle geldi: Mesut Özil… Real Madrid taraftarı bu transferden sonra Bale’in
gelişine bile sevinemedi. Mesut, Walcott, Cazorla ve Wilshere gibi
yıldızlarıyla gerçekten göz kamaştırıcı bir hücum hattına sahip. Bu yıldızlara
yakışır bir forvetleri yok ama maalesef. Ve son olarak Tottenham’a gelecek
olursak Bale’in parasını deyim yerindeyse bozdurup bozdurup harcadılar.
Gerçekten çok kaliteli transferlerle bence geçen seneden daha güçlüler.
Özellikle Soldado gibi üst düzey bir forvet, Lamela ve Eriksen gibi 2 genç
yıldız ve Brezilyanın yükselen yıldızı Paulinho’yu almış olmaları iddialarını
ve isteklerini ortaya koymaya yetti. Bu sezon artık 5.likten kurtulup
Şampiyonlar Liginde boy göstermek istiyor Villas-Boas’ın öğrencileri.

Şimdi de biraz transfer döneminde
öbür takımlar ne yapmış ona bakalım.Bir çok şaşırtıcı ve kaliteli transferler
oldu diğer kulüpler adına da. Premier Ligin yeni takımı Cardiff City büyük
paralar harcayarak kadrosunu güçlendirdi.Medel, Caulker ve Odemwingie
transferleri dikkate değer transferlerdi. Anzhili yıldız Willian da bütün büyük
kulüplerle adı anıldıktan sonra geleceğini Mourinho’ya emanet etti. Arsenal
taraftarının çok sevdiği (!) Chamakh yeni ekiplerden Crystal Palace’ın yolunu
tuttu ki bu kulüp için gerçekten önemli bir transfer. Everton Lukakuyu son gün
Chelsea’den kiralayarak forvet hattını güçlendirdi. Fulhamsa kaleye
Stekelenburg orta sahaya Scott Parker,
Taarabt ve forvet hattına Benti alarak kadrosunu güçlendirdi. Hull
City’nin Huddlestone ve Livermore hamleleri orta sahalarını sağlamlaştırdı.
Norwich ise forvet hattına çalıştı ve Van Wolfswinkel, Hooper ve Galatasaraylı
Elmanderi kadrosuna kattı. Swensea ise ligin en beğendiğim transferlerinden
birini yaparak Michu’nun yanına Bony’yi aldı. Bu ikili kesinlikle merak
uyandırıcı. Son olarak WBA’nın Anelka, Amalfitano ve Sinclair hamleleri
transfer dönemine damgasını vurdu.
Özellikle deadline day’i çok
heyecanlı olan bir transfer dönemini geride bıraktık. Ve kesinlikle bizi müthiş
bir sezon bekliyor.Her hafta burada size ligin gidişatı ve takımların son
durumlarını aktarmaya çalışacağım. Mutlu haftalar dilerim…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder