12 Ocak 2014 Pazar

EFSANELER KÖŞESİ - PAVEL NEDVED


30 Ağustos 1972’de, Çek Cumhuriyeti’nin  Cheb kentinde, Çek Cumhuriyeti ve dünya futboluna damga vuracak olan sarışın bir çocuk meydana gelmişti. Kısa boyu sebebiyle futbol oynamaya itilen bu çocuk, 5 yaşından 12 yaşına kadar pek çok amatör kulüpte oynamış, futbol mantığını o yaşlarda geliştirmeye başlamıştı. 1992 yılında evlenen Nedved, eşi Ivana ile biri kız biri erkek, 2 çocuğa sahiptir. Çocuklarının ismini Pavel ve Ivana koyan Nedved, bu durumu şu şekilde açıklamıştır. “ Anne ve babaları öldüğü zaman, dünyada birbirini seven bir Ivana ve Pavel’in daha olduğunu bilmek mutluluk verici.”
 Profesyonel olana kadar Skoda Plzen, Ruda Hvezda Cheb gibi pek çok kulüpte forma giyen bu sarışın çocuk,  1991 yılında Dukla Prag takımıyla sözleşme imzalayarak, kendini daha fazla gösterebileceği potansiyelde bir takımla anlaşmış oluyordu.
1991 – 2009 arası futbola damgasını vuracak bu çocuk, Pavel Nedved; 1991 -1992 yılında giymiş olduğu Dukla Prag formasıyla 19 maçta 3 gol atmış, ulusal düzeyde pek çok takımın ilgisini fazlasıyla çekmiştir. Bunlardan biri de, Çek Cumhuriyeti’nin hem ulusal hem de uluslararası arenada en başarılı takımı olan Sparta Prag idir.
 
1992 - 1993 sezonuna Sparta Prag formasıyla başlayan Pavel Nedved, bu sezon ligde 17 maçta, Kupa Galipleri Kupası’nda da 5 maçta görev almıştır. Bu sezon gol atma başarısı gösteremeyen 20 yaşındaki Nedved için, Kupa Galipleri Kupası’nda forma giymek önemli bir tecrübe olmuştur.
1993 – 1994 sezonuna da Sparta Prag’da devam eden Nedved, ligde 23 maçta 3 gol atmış, Şampiyonlar Ligi’nde de 8 maçta forma giymiştir. Genç yaşına rağmen, Nedved Avrupa’da da ismini yavaş yavaş duyurmaya başlıyordu. Sparta Prag da bu genç çocuktan, her geçen gün daha fazla verim almaktaydı. Ancak belli bir süre sonra, bu çocuğu ellerinde tutmak çok zor olacaktır.
1994 – 1995 sezonunda, Nedved çıkmış olduğu 27 lig maçında 6 gol atmış, Şampiyonlar Ligi’nde 2 maçta görev almıştır. Nedved, orta saha oyuncusu olmasına rağmen; hücumda daha fazla rol almakta, takımına golleriyle ve yarattığı pozisyonlarla daha fazla destek olmaktadır.
1995 – 1996 sezonu, kendisinin Sparta Prag forması altında geçirdiği en başarılı sezondur. Bu sezon, ligde 30 maçta 14 gol; Avrupa Ligi’nde 8 maçta 5 gol atarak, sezonu toplam 19 golle tamamlamıştır. Yine bu sezon, Avrupa Ligi’nde Galatasaray ile karşılaşan Sparta Prag’da, Nedved ilk maçta 2 kez, ikinci maçta 1 kez Galatasaray filelerini sarsarak, ülkemizde de adını duyurmuştur. Hatta bu performans, Galatasaray yöneticilerinin de dikkatini çekmiştir ve kendisini transfer etmek adına birtakım çalışmalar yapmışlardır; fakat Nedved ismi artık sadece Türkiye’de değil; tüm Avrupa’da daha sık söylenir hale gelmiştir.
Euro 1996’da C Grubu’nda mücadele eden Çek Cumhuriyeti’nin rakipleri Almanya, İtalya ve Rusya idi. Oldukça zor bir gruba düşen Çek Cumhuriyeti, ilk maçta Almanya’ya 2-0 mağlup olmuştur. İkinci maçta, İtalya ile karşılaşan Çekler, maçtan 2-1 galip ayrılmasını bilmiştir. Bu maçta, Çeklerin altın çocuğu Pavel Nedved dakika 4’te attığı golle, ülke formasıyla ilk golünü atma başarısı göstermiştir. Gruptaki son maçında Rusya ile 3-3 berabere kalan Çek Cumhuriyeti 4 puanla, gruptan ikinci olarak çıkmayı başarmıştır. Çeyrek finalde Portekiz ile eşleşen Çek Cumhuriyeti’nde, Pavel Nedved kart cezası sebebiyle oynayamamış; ancak Çekler Nedved’in yokluğuna rağmen Portekiz’i 1-0 ile geçmeyi bilmiştir. Yarı finalde Fransa ile eşleşen Çek Cumhuriyeti, normal süresi ve uzatmaları 0-0 biten maçta, penaltı atışları sonrası 6-5’lik üstünlükle finale uzanmıştır. Nedved, bu maçta maçın oyuncusu seçilmiştir. Finalde, turnuvada tek yenildikleri takım olan Almanya ile eşleşen Çek Cumhuriyeti, nefes kesen bir 90 dakika sonucunda 1-1’lik skorla maçı uzatmalara taşımıştır. O dönem uygulamada olan Altın Gol kuralı ile Almanya, Oliver Bierhoff’un 95. dakikada atmış olduğu golle kupaya ulaşmış, Çek Cumhuriyeti ise turnuva ikincisi olarak müthiş bir başarı yakalamıştır. Elbette bu turnuvanın en başarılı isimlerinden olan Pavel Nedved’in ismi Avrupa’da sürekli yankılanmaya ve Avrupa’nın köklü takımlarının transfer listesinde geçmeye başlamıştır.
Euro 96’nın bitimiyle, Nedved kariyerindeki bir sonraki adım hakkında düşünmeye başlamış ve o sezon İtalya Ligi’nde 4.olan Lazio’ya transfer  olarak, futbol yaşamına İtalya’da devam etmeye karar vermiştir.
 
1996 – 1997 sezonunda, Lazio forması ile Pavel Nedved, ligde 32 maçta 7 gol, İtalya Kupası’nda 3 maçta 1 gol, Avrupa Ligi’nde ise 3 maçta 2 golle oynamıştır. Nedved’in göstermiş olduğu iyi performansla birlikte Lazio İtalya Ligi’ni 4. bitirmiş ve bir sonraki sezon da Avrupa Ligi’nde oynamaya hak kazanmıştır.
1997 – 1998 sezonuna müthiş bir başlangıç  yapan Nedved, ilk 3 maçta 4 gol atarak bir orta saha oyuncusunun çok daha üzerinde bir performans sergilemiştir. Pavel Nedved, bu sezon Lazio’nun temel taşlarından biri olmuş; ligde çıktığı 26 maçta 11 gol, İtalya Kupası’nda 6 maçta 2 gol, Avrupa Ligi’nde 11 maçta 2 gol atarak müthiş bir performans sergilemiştir. Lazio, bu sene İtalya Kupası’nı kazanmış; bunun yanında, Avrupa’da da çok iyi bir ivme yakalamış, Avrupa Ligi’nde finale kadar çıkmıştır. Finalde yine bir İtalyan ekibi olan Internazionale’ye 3-0 yenilerek kupaya veda etmiştir. Ancak ulaşılan bu büyük başarı, kulübün potansiyelini göstermiş; fakat hem kupada hem ligde hem de Avrupa’da oynayarak zorlu bir süreç geçiren Lazio ligi 7. bitirmiştir.
1998 – 1999 sezonunda, bir önceki sezon İtalya Kupası’nı kazanan Lazio, bu başarısıyla Kupa Galipleri Kupası’na katılmaya hak kazanmıştır. Bu sezon sonuncusu düzenlenen Kupa Galipleri Kupası’nın son şampiyonu da mükemmel bir performans gösteren Lazio ekibi olmuştur. Finalde Mallorca ile oynayan Lazio, 81. dakikada Nedved’in attığı golle 2-1 üstünlüğü yakalamış ve kupaya uzanmıştır. Bu sene oynadığı 34 maçta 6 gol atan Nedved, takımının ligi 2. bitirmesinde büyük pay sahibi olmuş, Lazio şampiyonluğu 1 puan farkla Milan’a kaptırmıştır. Ancak bu gelecek sene için ümitleri daha da arttırmıştır, Lazio taraftarı umutlarını bir sonraki seneye saklamıştır.
1999-2000 sezonunda Lazio, sezona Manchester United ile oynadığı Uefa Süper Kupa maçıyla başlamıştır. Monako’da oynanan maçı Lazio 1-0 yenerek, Uefa Süper Kupası’nı kazanmış ve sezona müthiş bir başlangıç yapmıştır. Bu sezon Nedved 47 maçta 7 gol atarak, takımının hem İtalya Ligi’ni hem de İtalya Kupası’nı kazanmasına yardımcı olmuştur. 1973 – 1974 sezonundan beri Serie A şampiyonu olamayan Lazio, bu sezon ligi Juventus’un 1 puan önünde bitirerek şampiyon tamamlamış, Şampiyonlar Ligi’nde ilk grubu ve ikinci grubu birinci bitirmiş ; ancak o senenin finalisti olan Valencia tarafından çeyrek finalde elenmiştir. Ligde ve İtalya Kupası’nda yakalanan bu müthiş başarı taraftarı mest etmiş, haklı olarak hedefler daha da yükselmiş, bir sonraki sezon hem lig hem de Şampiyonlar Ligi’nde başarı ümitleri doğmuştur.
Euro 2000 Şampiyonası’na D Grubu’nda katılan Çek Cumhuriyeti’nin rakipleri; Hollanda, Fransa ve Danimarka’dır. Nedved, bileğinden yaşadığı sakatlık sebebiyle, bu turnuvaya çok iyi hazırlanamamıştır. İlk maçta Hollanda ile oynayan Çekler, sahadan 1-0 mağlup ayrılmıştır. Nedved ve Jan Koller’in şutlarının direkten döndüğü karşılaşmada, Hollanda dakika 89’da Frank de Boer’un attığı penaltı golüyle galibiyete ulaşmıştır. Grubun ikinci maçında Fransa ile karşılaşan Çek Cumhuriyeti, sahadan 2-1 mağlup ayrılarak gruptan çıkma ümitlerini kaybetmiştir. Son maçta Danimarka’yı 2-0 ile geçen Çek Cumhuriyeti, grubu 3. tamamlayarak gruptan çıkamamıştır. Bu turnuva sonrası, Pavel Nedved Çek Milli Takımı’nın kaptanlığına getirilmiştir.
2000 – 2001 sezonuna bir önceki sezonun şampiyonu olarak başlayan Lazio, sezon sonunda 3. olmuş ve şampiyonluğu ezeli rakibi Roma’ya kaptırmıştır. Nedved, bu sezon çıkmış olduğu 45 maçta 13 gol atmıştır. Şampiyonlar Ligi’nde ilk gruplarda Arsenal ile aynı puanı alarak ikinci gruplara katılmaya hak kazanmış, ikinci gruplarda Real Madrid, Leeds United ve Anderlecht ile birlikte yer almış, ancak grup sonuncusu olarak Şampiyonlar Ligi’ne veda etmiştir. Bu sezonun enteresan enstantanelerinden biri de, Lazio ile Fiorentina arasında oynanan maçta, Pierluigi Collina’nın Nedved’in pozisyonuna vermiş olduğu penaltıdır. Bu penaltı pozisyonunda, Nedved takımı lehine penaltı kazanmış olsa da, pozisyonun penaltı olmadığını maçın hakemi Collina’ya söylemiş ve Collina penaltı kararını geri almıştır. Nedved’in göstermiş olduğu bu karakter, sahip olduğu adalet duygusunun ve haksız kazanıma karşı olmasının en büyük göstergesidir.
 Nisan 2001’de Nedved Lazio ile 4 yıllık yeni bir sözleşme imzalamış olmasına rağmen; kulüp başkanı Sergio Cragnotti’nin anlamsız tasarrufları sebebiyle, hem Nedved hem de Veron kulüpten uzaklaştırılmaya çalışılmıştır. Taraftarın tüm protestolarına rağmen, Lazio Nedved’i Juventus’a, Veron’u ise Manchester United’a satmıştır. Nedved, 41 milyon Euro karşılığında Juventus’a transfer olarak, artık Torino ekibinin forması altında ter dökecektir.
 
2001 – 2002 sezonunda Zidane’ı Real Madrid’e yollayan Juventus’un, onun yerine Nedved’i alması, Juve taraftarları üzerinde küçük çapta bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Ancak, Nedved’in göstereceği performans, onların bu hayal kırıklığını ortadan kaldıracaktır. Bu sezon 43 maçta 4 gol atan Nedved, savaşçı karakterini saha içine yansıtmış. Orta sahada sadece hücuma yardım eden bir oyuncu olmaktan öte, sahanın her yerine basan, top rakip takımdayken müthiş bir presle, rakip oyuncuları kovalayan; Juventus hücumunda ise, forvetlere uygun pozisyon sağlayan bir orta saha görünümündedir. Yani takımdan ayrılan Zidane gibi bir 10 numaranın yerine takıma monte edilmesine rağmen; 10 numara mantalitesinin aksine, savaşçı ve tüm özellikleriyle takıma destek veren bir karakter olarak sahada yer almıştır. Juventus bu sezon, İtalya Ligi’nde şampiyonluk ipini göğüslemiş; Şampiyonlar Ligi’nde ise ilk grup aşamasından çıkmasına rağmen, ikinci grup aşamasında sonuncu olarak Şampiyonlar Ligi’ne veda etmiştir.
2002 – 2003 sezonuna İtalya Ligi şampiyonu sıfatıyla giren Juventus, bu sezon da otoritelerin en büyük şampiyonluk favorisiydi. Keza yanılmadılar da… Juventus 2002 – 2003 sezonunu da şampiyon olarak tamamlamış, Nedved bu sezon oynadığı toplam 46 maçta 14 gol atmıştır. Juventus, bu sezona İtalya Süper Kupası’nı kazanarak başlamıştır. Şampiyonlar Ligi’nde ise müthiş bir sezon geçirmiş ve finale çıkma başarısını göstermişlerdir. Finalde, yine bir İtalyan takımı olan Milan’a penaltı atışları sonucu 3-2 kaybederek, kupayı kazanamamışlardır. Fakat, Juventus’un kupayı kazanamamasının en büyük sebebi, tüm futbol izleyicileri tarafından, Nedved’in finalde kart cezası sebebiyle oynayamamış olması olarak gösterilmiştir. Yarı finalde, Real Madrid maçında Steve Mcmanaman’a yapmış olduğu faul sonrası sarı kart gören Nedved, final maçında cezalı hale gelmiş, sarı kartı gördüğü anda yere çökerek yüzünü kapatmış, pişmanlığını böyle göstermiştir.
 
Aralık 2003’te World Soccer dergisi tarafından Yılın Futbolcusu gösterilen Nedved, yine aynı ayda Avrupa’nın en iyi oyuncusu ödülü olan Ballon D’or ödülünü  almıştır. Aynı sene, Çek Cumhuriyeti’nde son 10 yılın en iyi futbolcusu ödülünü almıştır. Ödül olarak, kariyerinin en üst dönemini bu sene yaşamıştır. Nedved artık, bir futbolcunun ulaşabileceği en yüksek mertebeye ulaşmış durumdadır.
2003 – 2004 sezonunda, Juventus şampiyonluk parolasıyla sezona başlamış ancak ligi 3.sırada tamamlamıştır. Nedved bu sezon 41 maçta 8 gol atmış, orta sahanın dinamosu rolünden vazgeçmemiş, fakat takımın performansı şampiyonluğa ulaşmaya yetmemiştir. Bu sezon Juventus, Galatasaray’ın da bulunduğu D Grubu’ndan lider çıkmış; ancak ikinci turda Deportivo La Coruna’ya her iki maçta da 1-0 yenilerek, kupaya veda etmiştir.
Euro 2004’te D Grubu’nda; Almanya, Hollanda ve Letonya ile aynı grupta yer alan Çek Cumhuriyeti, ilk maçta Letonya’yı 2-1 ile geçmiştir. İkinci maçta Hollanda ile karşılaşan Çekler, 2-0 geriye düştükleri maçı 3-2 yenerek grupta 6 puana yükselmiş ve gruptan çıkma yolunda önemli bir aşama kaydetmiştir. Grubun son maçında Almanya karşısında 1-0 geri düşmesine rağmen, rakibini 2-1 yenen Çek Cumhuriyeti, otoritelerin tahmininin aksine, beklenmedik bir şekilde bu zor gruptan 9 puanla 1. sırada çıkmıştır. Çeyrek finalde Danimarka ile eşleşen Çekler, bu maçı da 3-0 yenerek yarı finale yükselmişlerdir. Yarı finalde rakip, oynamış olduğu defansif futbolla ilgi çeken Yunanistan’dır. Yunanistan’ın defansif taktiği bu maçta da sonuç vermiş, Çek Cumhuriyeti 1-0 yenilerek turnuvaya veda etmiştir. Yunanistan ise Euro 2004 Şampiyonası’nı kazanarak büyük bir sürprize imza atmıştır. Yunanistan maçında dizinden sakatlanan Nedved, turnuva sonunda milli takımdan emekli olduğunu açıklamıştır. Yine bu turnuvada, Pavel Nedved turnuvanın 11’ine seçilerek, turnuvaya damga vuran isimlerden biri olduğunu göstermiştir.
2004 – 2005 sezonunda, dizinden ve başından geçirdiği sakatlıklar sebebiyle 2 ay oynayamayan Pavel Nedved, buna rağmen 38 maçta görev almış ve 10 gol atmıştır. Bu sezon şampiyonluk ipini tekrar göğüsleyen Juventus, Şampiyonlar Ligi’nde C Grubu’nu 1. Bitirmiş, 2.turda Real Madrid’i uzatma sürelerinde elemiş; ancak çeyrek finalde Liverpool’a elenerek kupaya veda etmiştir. Keza aynı Liverpool, o sene Şampiyonlar Ligi Kupası’nı kazanmıştır.
2005 – 2006 sezonunu da şampiyonlukla bitiren Juventus’ta Nedved 46 maçta 7 gol atmıştır. Şampiyonlar Ligi’nde grubunu 1. bitiren Juventus, 2. turda Werder Bremen’i elemiş; ancak çeyrek finalde o senenin finalisti Arsenal’e elenmiştir. Juventus için başarılı olarak adlandırılabilecek bu sezon, kabus olarak bitmiştir. Calciopoli olarak adlandırılan “Temiz Ayaklar Operasyonu” sonucu, Juventus Serie B’ye düşürülmüş ve -9 puanla lige başlama cezası verilmiştir. Şampiyonlar Ligi’ni kazanmayı amaç edinen bir takım, bu operasyon sonucu, yöneticilerinin (özellikle Luciano Moggi, ki kendisi ömür boyu men cezası almıştır) yapmış olduğu fiiller sebebiyle küme düşmüş ve kendilerini hayallerini kurdukları başarılardan çok uzak bir yerde bulmuşlardır. 2004 – 2005 ve 2005 – 2006 sezonlarında kazandıkları şampiyonluklar da kendilerinden alınıp Internazionale’e verilmiştir.
Hem milli takım teknik direktörünün hem de takım arkadaşlarının yoğun ısrarları sonucu, Nedved 2006 Dünya Kupası’na takımıyla birlikte katılmaya karar vermiştir. E Grubu’nda İtalya, Gana ve Amerika ile yer alan Çek Cumhuriyeti ilk maçta Amerika’yı 3-0 ile geçmiştir. Ancak ikinci maçta Gana’ya, üçüncü maçta da İtalya’ya 2-0 yenilen Çek Cumhuriyeti turnuvaya veda etmiştir. Turnuva sonrası, Ağustos ayında yapılan Sırbistan ve Karadağ ile hazırlık maçından sonra Pavel Nedved, milli takım kariyerine nokta koyduğunu açıklamıştır. Daha sonraları kendisine yapılan tüm baskılara rağmen geri dönmeyi reddetmiştir. Pavel Nedved, Çek Cumhuriyeti forması altında 91 maçta 18 gol atmış ve ismini Çek Cumhuriyeti tarihine altın harflerle kazımıştır.
2006 – 2007 sezonuna küme düşerek Serie B’de başlayan Juventus’ta; Cannavaro, Thuram, İbrahimovic, Vieira gibi isimler kulüpten ayrılarak kariyerlerine Avrupa’nın güçlü ekiplerinde devam etmişlerdir. Nedved, Buffon, Del Piero, Trezeguet gibi isimler ise takımları küme düşmesine rağmen ayrılmamışlar, Serie B’de takımlarının başarısı için savaşmaya karar vermişlerdir. Bu dönemde Pavel Nedved’in söylemiş olduğu söz ise tarihe geçmiştir. “ Eğer bir takım küme düşerse futbolcular gider, adamlar kalır.”
Bu sezon Juventus, eksi puanla başlamasına rağmen Serie B’yi domine etmiş, 85 puan alarak Serie A’ya geri dönmüştür. Nedved bu sezon 36 maçta attığı 12 golle, takımının ait olduğu yer olan Serie A’ya çıkmasında çok önemli bir performans sergilemiştir.
2007 – 2008 sezonuna tekrar Serie A’da başlayan Juventus, eski kadrosundan uzak olsa da; eski gücünden uzak olmadığını ligi 3. bitirerek herkese göstermiştir. Nedved bu sezon oynadığı 33 maçta attığı 3 golle takımına katkı sağlamıştır.
2008 – 2009 sezonunda Şampiyonlar Ligi’ne ön eleme ile katılma hakkı kazanan Juventus, İtalya Ligi’ni Internazionale’in arkasında 2. Sırada bitirmiştir. Şampiyonlar Ligi’nde ise, H Grubu’nda Real Madrid, Zenit St. Petersburg ve Bate Borisov ile aynı grupta yer alan Juventus, aldığı 12 puanla lider olarak 2. tura çıkmıştır. İkinci turda Chelsea ile eşleşen Juve, 1-0 yenildiği maçın rövanşında 2-2 berabere kalarak turnuvaya veda etmiştir. Pavel Nedved, bu sezon 44 maçta attığı 7 golle takımına destek olmuştur. Nedved, bu sezon sonunda futbolu bırakacağını açıklamıştır. Tüm futbolseverlerin üzüntüsüne neden olan bu açıklamadan caymayan Nedved, son maçını eski takımı Lazio’ya karşı oynamıştır.
Pavel Nedved… Oynadığı kulüplerde 675 kez forma giyip 147 gole imza atmış, Çeklerin altın çocuğu… Dönemin ünlü orta sahaları genellikle çok teknik, oyun kurucu pozisyonunda oynayan, fizik gücünden çok attıkları goller veya yaptıkları asistlerle ön planda olan 10 numaralar olmasına rağmen; Nedved tüm bu oyuncuların aksine, sadece tekniği veya sadece fizik gücüyle değil; tüm özellikleriyle bir bütün olarak tarihe damgasını vurmuştur. Takımı sadece hücum ederken değil, savunma yaparken de harcadığı eforla ön plana çıkmıştır. Sürekli çabalaması, sürekli koşması, uzaktan vurduğu şutlar, 90 diye tabir edilen noktaya attığı gollerle aklımızda yer eden Nedved, dünya tarihine damga vurmak için sadece çok gol atmanın veya sadece çok asist yapmanın gerekli olmadığını bizlere ispat etmiştir.
                                                                           FİKRET ELGÜN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder