Anadolu'da 11. Hafta

         11. Hafta yazıma başlarken öncelikle siz değerli sporseverlerden özür dilemek isterim bu gecikmeden kaynaklı olarak. Neyse biz yine futbola dönecek olursak 11. haftanın birbirinden değerli iki önemli karşılaşması olduğu kanaatindeyim Anadolu takımları için. Bunlardan ilki ile başlayıp ikincisi ile Anadolu takımlarının 11. hafta değerlendirmesini sürdüreceğim.

         Kasımpaşa: 3 - Gaziantepspor: 0

        Kasımpaşa'nın sağlam ve sistemli yükselişi sürmeye devam ediyor. Beş haftadır kazanmayı bilen Kasımpaşa hak ettiği yeri de almayı başardı puan tablosunda. Kasımpaşa'yı izlediğinizde istekli arzulu ve kesinlikle son derece organize bir ekip olduğunu fark etmemek elde değil. Kalede Isaksson, ileride Babel ve Scarione, orta alanda Castro ve yükselen formu ile Adem Büyük takımda hemen göze çarpan isimler. Şota takıma istediği her şeyi yapmtırmayı başarmış diyebiliriz. Bu maç özelinde değerlendirmeye geçecek olursak Kasımpaşa maçın ilk dakikasından itibaren baskılı bir oyun ile maçı koparmak için sahaya çıkmış diyebiliriz. Ardı ardına gelen gollerle zaten zayıf durumda olan Gaziantepspor karşısında üç puanı kolayca aldılar. Sonrasında da maç adeta formalite maçı havasında geçtiği için maçın özelinde anlatacak bir şey yok. Geçen hafta demiş olduğum gibi Bülent Uygun istifa seremonisini adeta tamamladı ve yine ardında bir enkaz bıraktı. Bu işi toparlama işi ise antrenörlük kariyerinde Süper Lig'de ilk deneyimini yaşayacak Sergen'e kaldı. Bence Sergen için Gaziantepspor bir deneyim olmaktan öteye geçmeyecek ve kötü gidişata o da dur diyemeyecek. Gaziantepspor açısından önümüzdeki hafta hoca değişikliği sebebiyle galibiyet ile bile kapanabilir. Elazığspor bence tam dişlerine göre bir takım bu anda. Kasımpaşa ise Bursa gibi hakikatli bir deplasmandan da çıkabilirse gerçekten büyük iş başarmış olacak. Bence bunu yapabilecek kapasitedeler. Umarım bu sistemli göze hoş gelen oyunları devam eder.


         Sivasspor: 2 - Bursaspor: 1

         Bursaspor yine kıran kırana geçen bir maçtan mağlup ayrıldı bu hafta adeta. Bu sene bu çok yoğun mücadelelerle gitti geldilerle oldukça fazla puan kaybı yaşadılar. Bursaspor adına yine bu maçta göze çarpan en önemli nokta pivot santrfor olmayışı dyebiliriz. Kazım ve Batalla ile topu hücum bölgesinde tutmakta zorlanıyorlar. Taiwo'nun frikik golü ise sanki Sivasspor hocası Carlos'a nazire yaparcasına güzel bir gol. Sivasspor'da en dikkat çeken unsurlardan birisi taraftar etkisi diyebiliriz. Uzun zamandır bu kalabalığı sağlayamıyordu Sivasspor. Aatif Chahechouhe gerçekten çok önemli bir silahı konumuna gelmiş Sivasspor'un. Gerçekten çok akıllıca driblinglerle defansı bozabilen bir oyuncu. Bir zamanlar Amrabat'ın Kayserispor'da yaptığını yapıyor diyebililriz. Bursaspor'da ise defansta hep bir karmaşa düzensizlik hakim sanki. Kalelerine gelen her pozisyon adeta karambol ile sonuçlanıyor. Bu sorun defansif orta saha kimliği ile oynayan oyuncudan mı kaynaklanıyor yoksa stoperlerden mi belli değil ama çok basit goller yemeye devam ediyorlar. Sivasspor'un ikinci golü sol kanattan kullanılan bir hakem atışı sonrasında direk gol oluyor. Bu sorunlarını devre arasında transfer ile çözeceğini düşünüyorum Bursaspor'un. Sivasspor'da da işler gayet güzel gidiyor. Fenerbahçe deplasmanında çok açık bir oyunla mağlup olan Sivasspor'dan bugüne neler değiştiğini anlamak adına Galatasaray maçı iyi bir test olacak diye düşünüyorum. Bekleyip göreceğiz.

            K.Karabükspor: 2 - Ç.Rizespor: 1

            Çaykur Rizespor'un giderek düşen formu iki haftadır alamadığı puanların sebebi diyebiliriz. Geçen hafta Akhisar forvetleri son vuruşları yapabilse üç haftalık mağlubiyet serisi içerisinde olmuş olacaklar. Son galibiyetini ligi beşinci haftasında alan Karadeniz ekibinde Rıza hocanın bu kötü gidişata dur diyememesi telafisi zor durumlara yol açabilir ilerleyen haftalarda. Bu maçta da  K.Krabükspor ikinci golü bulduktan sonra kaleci Waterman'ın yaptığı hata sonrası karşı karşıya kalıp golu buldular rahatça ancak onun dışında hücum üretkenlikleri yok denecek kadar az. K.Karabükspor da elbette istenilen seviyede değil ancak topu Lua Lua'ya ulaştırdıklarında adeta başka bir takım haline geliyorlar. İlk golde Lua Lua'nın direkten dönen muhteşem şutunu İlhan tamamlıyor ve takımını öne geçiriyordu. Tolunay hocanın takımı deplasmanlarda da biraz etkili hale gelirse ligde bulunduğu sırayı koruyacaktır diye düşünüyorum.

              T. Konyaspor: 2 - M.P. Antalyaspor: 0

              Maçı tek kelime ile özetlemek gerekirse Hasan Kabze diyebiliriz. İnanılmaz bir performans, inanılmaz bir efor ve inanılmaz bir azimle oynadı bu maçta. İlk attığı gol ligin bu sezonki en güzel golleri arasında kesinlikle yerini alacak güzellikte bir gol. Sonrasındaki golde de topu çizgiden çevirip ortayı yapması ise kesinlikle çalışkanlığının ödülü. Onun dışında diğer pozisyonlarda da çok doğru yerlere basit ama en doğru pasları atarak, adam eksilten koşuları yaparak gerçekten bu maça damga vurdu. Antalyaspor ise geçen haftaya göre mücadeleden kaçan, topa hakim olamayan bir görüntü çizdi ve beş maçlık yenilmezlik serisini sonlardırdı. Baros'un gördüğü kırmızı kart konusunda ise pek de söylenecek bir şey yok. Baros bildiğimiz Baros maalesef.

               Eskişehirspor: 2 - Akhisar Bld. Spor: 0

              İlk yarıda skorun düğümü bir türlü çözülememiş gibi görünse de iki takımın da pozitif oyun anlayışı sahaya yansıdı ve gerçekten seyir zevki açısından güzel bir ilk yarı geçti ancak tek eksik goldü. İkinci yarıda o golü evinde olmanın verdiği destek ile daha çok atak yapan Eskişehirspor buldu. Maç içerisinde pozisyonlara çok yakın olmasına alışık olmadığımız Hürriyet şık bir vuruşla golü buldu. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki golde olduğu gibi bir çok başka pozisyonda da Akhisarlı oyuncular uzaklaştırılan topların hepsini Eskişehirsporlu oyunculara kaptırdı. En sonunda bu pozisyonlardan biri gol oldu. Sonrasında Eskişehirspor muhteşem bir korner organizasyonunda Necati çok şık bir plase ile ağları sarstı. Eskişehirspor adına bir parantez de Jorquera'ya açmak gerekir. Takıma istenilen dinamiği getirmiş durumda. Çok çalışıyor ve karşılığını da bence alacak ilerleyen haftalarda gollerle. Akhisar deplasmanlarda adeta kitlenen bir ekip olma hüviyetini hala koruyor. Bakalım bizi hangi deplasman maçında şaşırtacaklar.

                Elazığspor: 0 - K. Erciyesspor: 1

               Elazığspor'da Okan Buruk dönemi daha yeni olması sebebiyle takımda ciddi değişiklikler fark edilmiyor açıkçası. Hem kadro olarak hem de sırf kadrosunda bulundurduğu futbol ahlakı açısından yetersiz oyuncuları (Geçen hafta Bilica, bu hafta İbrahim Kaş) sebebiyle düşme ihtimali en yüksek takım diyebiliriz. İbrahim Kaş'ın neden vakit geçirmek için topa dokunan oyuncuyu yere sert bir şekilde iterek sarı kart gördüğünü, sonrasında da çok açık bir pozisyonda yan hakeme itirazdan takımını haftaya yalnız bıraktığını anlamak zor. Bu tür oyuncular bence futbola da takımına da oldukça fazla zarar veriyor. Geçen hafta Bilica'nın yaptıklarından sonra Elazığ takımına sempatinin giderek azaldığı bir dönemde bir de İbrahim Kaş'ın bu yaptıkları hoş olmamış. K.Erciyesspor ise bu aldığı üç puan ile epey rahatladı diyebiliriz. Önümüzdeki haftalarda evinde puanlar da almayı başarırsa daha üst sıralara doğru ilerlemeyi başaracaklardır diye düşünüyorum. Bir de Vleminckx gibi bir oyuncuya sahip olmak gerçekten K. Erciyesspor adına büyük şans diyebiliriz. Kornerde bir kafa vuruşu ile takımına üç puan kazandıran bir oyuncuyu her hocası sever elbet. Vleminckx ile ilgili şu güzel görüntüyü paylaşmak da yarar var diye düşünüyorum. Pek fair olmayan şeyleri konuşsak da bu maçın değerlendirmesinde sanırım bu güzellik hepsini unutturacaktır. Vleminckx'ın henüz iki yaşına girmemiş tatlı kızı :)